Marifetnemede suretlerden siretin tasviri

  Hiç yorum yok


ERZURUMLU İBRAHİM HAKKININ SURETLERDEN İNSAN KARAKTERİNİ TASVİRİ

 Ey aziz, hikmet ehli demişlerdir ki: - Boyu uzun olanların kalbi saf ve temiz olur. - Kısa boylu olanların hileleri, aldatmaları çoktur. - Orta boylu olanlar akıllı ve hoş huylu olurlar. - Saçları sert olan kimse, akılla atılganlığı bulur. - Saçları yumuşak olan saf ve utanması az olur. - Saçı sarı olanın işi, kibirlenme ve kızgınlıktır. - Siyah saçlı olan sabırlıdır, onu ara. 

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯ __________________________________________________________________ 

 Kumral saç güzeldir, sahibi bedelsizdir. - Saçı az olan lütufkar, anlayışlı ve nazik olur. - Başı küçük olanın aklı azdır, gizli şeyin varsa ona söyleme. - Başının tepesi yassı olan keder çekmez. - Başının derisi ince olan, hayır yapar, zarar vermez. - Kel adama yaklaşma, kötü huylu olur, ondan sakın. - Alnı dar olanın, içi de dar, sıkıntılı olur. - Alnı yumru olan, çirkin ve kalın kafalı olur. - Alnı enli olan kötü huylu olur, çünkü hastadır. - Alnı normal olanı emin bil. - Alnı buruşuksuz olan, şüphesiz tembel olur. - Alnı uzun olan anlayışlı, az ise cömert olur. - Kaşlarının arası buruşuk olan, üzüntü yükünü taşır. - Kulağı çok büyük olan, bilgisiz ve tembel olur. - Küçük kulaklı eğri, orta (normal) kulaklı doğru olur. - Kaşının ucu ince olanın, işi gücü fitnedir. - Kaşının kılları çok olanın, üzüntüleri de çok olur. - Kaşı açık olan doğrudur, çatma olan eğridir. - İnce kaşlı güzel olur, uzunu ise kibirli olmanın delilidir. - Kaşı yay gibi olan, her zaman güzel olur. - Göz çukuru az olursa, o kibirli olmaya delildir. - Siyah gözlüler itaatli, kızıl gözlüler cesur olurlar. - Gök gözlü olan zeki, ela gözlü olan edepli, terbiyeli olur. - Küçük gözlü hafif, büyük gözlü zarif, narin olur. - Gözü yumru olan kıskanç, orta olan dost olur. - Yarı kapalı göz ayıp, bakışı miskince olur. - Köre yakın olma, sık bakan, emniyetli olmaz. - Gözü şaşı adama bakma, çünkü o sana eğri bakar. - Güleç gözlü olan güzeldir, kirpiği sık olan bedelsizdir. - Büyük yüzlü olan illetlidir, küçük yüz kibirlenmeye delildir. - İnce yüzlü sevimli, kalın yüzlü hor (sevimsiz) olur. - Uzun yüzlü olanlar yalancı olurlar. - Ekşi yüzlü, somurtkan olanların, sözlerinin çoğu acı olur. - Yuvarlak yüzlüler, ay'dan daha nurlu olur. - Böyleleri çok güleç olur, onu gören muradını alır. - Benzi kızıl olan terbiyeli, esmer olan da zeki olur. - Benzi sarı olan illetli, siyaha çalan da tevekkelli olur. - Burnu uzun olanın idraki (anlayışı) az olur. ¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯ ¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯ __________________________________________________________________

- Kısa burunlu olanlar fazla korkak olur. - Burun ucu top olan, neşeli olur. - Burun ucu ağzına yakın olan adamdan sakın. - Burun delikleri geniş olanın içi kibir ve kıskançlıkla doludur. - Burun kanatlan dar olan kişide küsme ve inat çok olur. - Burnu enli olan kimse şehvete tutkundur. - Burnu eğri olan kimsenin düşüncesi, işi başarıya ulaştırmaktır. - Küçük ağızlı olan güzel ve fakat çok korkak olur. - Büyük ağızlı cesur, eğri ağızlı kötü olur. - Genizden söylenen sözler, kibirlenmeden olsa gerek. - İnce sesli erkeklerin işi, kadına şehvet duymaktır. - Erkek sesli kadınların çoğu yalan söyler. - Çabuk konuşan, ince anlayışlıdır. - Kaba sesli olanın gayreti ve yardımseverliği fazladır. - Çatal sesli olan, halktan kötülük geleceğini sanır. - Yüzü güleç, sözü tatlı olan insan azizdir, sevilir. - İnce ve kırmızı dudaklı kimse, söyleneni iyi anlar. - Bil ki kalın dudaklının kızgınlığı ağırdır. - İri dişliler, çok defa yaman işler yapar. - Normal dişi olanların, işi hoş ve doğrudur. - Kokusu hoş olanın, huyu da güzeldir, hoştur. - Çene kemiği ince olanın, aklı da hafif olur. - Enli çenenin sahibi kaba olur. - Çenesi normal olan, akıllı ve güzel olur. - Uzun sakallı kişi hünersiz olur. - Sık sakallı kişi kabadır, sohbetini de uzatır. - Siyah ve az sakallı olmak zekaya delildir. - Hiç kılı olmayan köse adamın hilesi çok olur. - Sakalı değirmi olanın kemali de çoktur. - Kafası enli olan ahmaklık illetine tutuktur. - Boynu çok uzun olanın olgunluğu az olur. - Boynu ince olan cahil olur. - Boynu kalın olan gece gündüz yiyici (obur) olur. - Boynu kısa olanın hilesi çok olur. - Boynu normal olanın işi iyilik yapmaktır. - Her uzvu normal olan, şüphesiz ki güzel olur.

Kaynak: yüz okuma sanatı - araştırma serisi no: 26

Bilgiyi organize etmek

  Hiç yorum yok


 soru = Dünya üzerindeki 7 milyar insanın aklini bir araya getirseydik ne olurdu ?

Hayatimizda 20 yildir bulunan internet ilk bulundugunda bu soru aklimiza gelmemisdi çünku internet baslarda sadece haberlesmenin biraz daha pratik yolu olarak gorulmustu ama bugun aklimiza bu bilgi geliyor.

Neden ?

Çünku 50 milyon yillik medeniyat tarihinde olusturulmus bilgi birikimini son 50 yilda teknoloji sayesinde ürettik depoladık paylaştık.

Her dakika dünya nufusuna 150 kisi katiliyor yaklasik 70 kiside cesitli sebeplerden ölüyor bu günde 100 binleri buluyor yılda ise 2 milyondan fazla nufus dünyada ölüyor ve diriliyor.

Küresel ölçekte herşeyin bukadar hızlı büyük ve degişken oldugu çagda insanlıgın biricik birikimi olan medeniyetin sabit kalacagını mı saniyordunuz ?

Şimdiki zamanda geçmişi kiyaslarsak ne kadar ileri gittigimizi görürüz gecmişi yöneten gelecegi geliştirir ancak insan topluluklarını yönlendirmek bu zaman algısını yönetmekle olur /// diyor okudugumuz yazarların birçogu düşüncelerinde.

Teknoloji bilginin ve bulusun inanılmaz ölçüde gelismesini sagladı dünyanın bir ucundan digerine anında haberlesebiliyoruz bu durum iyi ama bilginin geridinde kalan, onu gelistiremeyen insanlık yada topluluklar ilkel kalmaya devam ediyor yani biz insanlarin aklini kullanabilmesi için düşünebilmesi icin bilgi gerekli bilgi içinse teknoloji kitaplar internet birçok yeni kitle iletişim araçlari gerekli. Yuz yil onceki mektuplasma cagina bakarsaniz neyin ne oldugunu anlarsınız.


Peki biz bilgiye neden ihtiyac duyarız ??

Bir önceki paragrafta biraz açıkladık ama o aklın teorik kullanımı günümüzde medeniyet daha çok pratik yönde ilerliyor o sebepten şunu diyebiliriz

" Bilgi insanı en dogru in iyi davranışa yöneltir"

O halde bilgi nedir ?

Bilgi ışıktır çünkü onun soluk aydınlıgını çaglar boyu takip eden medeniyetler gelişip insanlıkta bir iz bırakıp degerini artırırken her insandan her topluma bilgiye sırtını dönen karanlıga yönelenler akıllarını kör dünyayı evreni maddehi karanlık olarak algılamaktan öteye gidemez.

Aptallar Gezegeni

  Hiç yorum yok


 

Dünya diyince aklınıza ne gelir ?

4 te 3 ü su kara parçalarının oldugu içi vıcık vıcık yaşam dolu koskoca uzay boşlugundaki ender gezegenlerden herhangi biri...

21. yüzyıldayız ve 21 yüzyıldır yaptıgımız herşey küçük farklılıklarla birbirini tekrar ediyor insanlık her çagda savaşlarla kuraklıkla din gelenek baglamında çatışmayı sürdürüyor peki neden medeni olmak yerine barbarlıgı tercih ederek kendimize layık görmedgimiz davranışlarda bulunuyoruz.


Kabul edersinizki akla ve mantıga uymayan hiçbirşey medeniyette yer almak buna şunu ekleyebiliriz Hz Musanın insanlıga bildirdigi sonradan gelen ikikitabi dininde bunları tekrar ettigi emirler bellidir hırsızlık yapma, insanı öldürme, zina yapma, insanlar senin kardeşindir kardeşinin hakkını gözet gibi bisürü polyanna masalları söylerler bunu söylemekteki amaç insanları medeniyete davet edip onların akıllı varlıklar olarak hakikatin bilincinde bilinçli v bilgili varlıklar olarak hayatlarını devam ettirmesini saglamktır ama gelinen noktaya bakarsanız sonuç ne ?


Bugün bu yazıyı yazmamın temel sebebi insanların aklını kullanmasının bazı koşullara baglı tutulmasının sonucu oldugunu göstermekti onların "geçmişteki birçok bilgenin" deyimiyle insanların pek azında düşünme yetisi bulunur ve çok azı neyi düşünecegini biliyordur. ! derler ama bunu derken şunu demekdende uzak kalmazlar aklını kullanan insan herzaman digerlerinden üstündür buyüzden onlar daha özgür olmalıdır birçok şeye hakları vardır..

Mesela ülke yöneticileri her çagda bir emriyle onlarca insanı öldürtebilir hakkıdır

Bir emriyle birçok insanın cebinden ekmegini alır kimse sormaz

Bir emirleriyle her istediklerini yapacak güçtedirler çünkü sözüm ona onlar akıllarını kullanıyorlardı, benzer olayları peygamberler ve sözde din adamlarıda yapar istedigini alır istedigini satar insanlara köle muamelesi yapar kadın erkek farketmez onun elinin altındaki koyundan bozma insanlarda buna gönül rızasıyla atlanır neden biliyormusunuz.

"İnsan korku ve ümit arası olmalıdır"

insanların en temel ihtiyaçları güvenliktir canı güvende olmayan hiçbir insan ekmek sanat bilim kafasının üzerindeki aklını kullanamaz devletler insanın bedeninin güvenligini ve huzurunu güvence altına alarak insanları köle eder dinlerde ruhunu gğvence altına alarak köle eder.

Şunu kabul edelim herkes herkesden itaat bekler aile devlet din  sizin koyun gibi olmanızı bekler nedenmi çünkü "insanların çogu itaat etmezse ortada düzen diye birşey kalmaz İnsan kendi yasalarına uymazsa doga yasalarına uymak zorundadır" sen burada asker olarak toplumun için can vermezsen dagda seni it köpek ayı bir gece öldürüverir o her sabah akşam yedigin çeşitli yiyecekler yok olur tahta kemirmek zorunda kalırsın işte bu gibi fikirler insanı ruhen ve bedenen köleleştirmektedir.

İyi kabul gerçegi bildigimize göre bilgide insanı en akıllıca eyleme yöçnelttigine göre ne yapacagız tası taragı toplayıp magaralara gerimi dönelim dönelim bakalım sonunda ne olacak bakalım feda edebilecekmiyiz o aham şaham toplum düzenimizi "SANMIYORUM""

Gerçegin en akıllıca olanı mantıga ve yaşama uygun olan düşünüş biçimidir öyleyse şunu diyebiliriz insan korkarak yada bir boşlugun ümidiyle hiçbirşey elde etmez savaşarak uyum saglayarak yada itaat ederek de elde edemez peki neyle elde eder Direniş yani sonun bilincinde olan kişi sonun farkında olandır çünkü sona en yakın olanda odur işte sonumuz gelmeden görmeliyiz gerçegi ve direnmeliyiz yaşama topluma mutluluga ve üzüntüye de.

Son bir söz insan ne zaman üst bilinciyle alt aklını birleştirirse o zaman en isabetli kararları alır hayatımızı kararların şekillendirdigi bir dünyada bilincimiz özgürlügünü ilan etmesi için hala geç degil. 

İzlenmeye deger filmler

  Hiç yorum yok
Sizin için önceden izlemiş oldugum bazı filmleri derlemek istedim umarım begenirsiniz.

Egitim üzerine








-Ölü ozamnlar dernegi.

-Özgürlük yazarları.

-Detachment(Kopma).

-Can Dostum.

Özgürlük ve Esaret üzerine









-Esaretin bedeli **

-12 yıllık esaret

-Truman Show

Akıl ve zeka üzerine










-Akıl oyunları

-Sonsuzluk teorisi

-Deli ve Dahi

-Enigma

-Lucy

-Limit yok

-Otomatik portakal

-Sorgulama üzerine (felsefi filmler)










-Günbatımının sınırında(The sunset limited)**

-Yalanın icadı

-Yeni ahit

-Dog Wille

-Dünyalı

-İz sürücü

-Nostalji

Andrei Rublev

yaşam yolculugu üzerine








-Nietzche agladıgında

-Pi nin yaşamı

-Forest Gump

-Şimdi yada asla

İkinci dünya savaşı üzerine












-Schindlerin listesi

-Piyanist

-Hayat güzeldir

Teknoloji üzerine







-Trancendence-Evrim

-Matrix serisi

-Ex Machine

-Ben Robot

-Yapay Zeka(2001)

-Solaris

Bilim kurgu








-Yıldızlar arası

-Başlangıç(Inception)

-Yerçekimi

-Marslı

-Star Trek

-X men serisi

Yerli Filmler







-Ahlat agacı

-Misafir

-öldür beni.

-Sonsuz

Ek olarak şunuda belirtiyimki Türkiyede ismail hacıoglunun oynadıgı filmler nuri bilge ceylanın çektigi filmler iyidir Dünyada ise Morgan freeman ın oynadıgı çogu film iyidir izlemek istediginiz filmlerde o ülkenin en iyi yönetmen,i kim diye aratırsanız çıkan filmler sizi üzmez.

Umarım begenmişsinizdir :))

Hayatın ve ölümün varoluşu

  Hiç yorum yok



Hayat nedir....

Ölüm nedir...

Biz hayatı yaşarız ölüm ise onu sonlandırır peki bu neden böyledir ?

Gerçek şuki ölümün maddesel dünyadan herhangi bir farkı yoktur kişi ne kadar iyi yaşarsa ömrü o kadar uzar.

Misalen bir duvarı düşünelim duvara bakım yapılır güneşe fazla maruz kalamaz çatlamasın diye sulanır kırılan dökülen yerleri yamalanır sonuçta ne olur o duvarın o yerde kalma süresi yani yaşam süresi artar peki biz duvarla aynımıyız

Tabiki benzer yanlarımız var ama duvar maddeden ibarettir içide kumdur dışıda siz hiç ben kuş gibi uçacagım diyen bir duvar göremezsiniz anca bir insandan bu duvarlar kuş gibi uçmama engel dersini yada o duvarın üzerine konmuş bir kuş vardır ama duvar ne uçmuştur kuş gibi nede insan gibi kendisine dünyayı bir hapishane bilmiştir.

Buradan neyimi anlıyoruz

insan akıl sahibidir şeylere yani maddelere ve nesnelere isim verendir buyüzden Adem e isimler ögretildiginde meleklerden üstün olmuştur. Hayvan canlıdır ama akı sahibi degildir her türün kendine göre bir yetenegi vardır ve o yetenek dogrultusunda hayatını kolaylaştırır.

İnsanın iç dünyası yani aklı daha dogrusu zihni ne kadar iyi bakılmışsa ve diger maddeler gibi topraga yani maddesel haline iyi bakmışsa ve bu ikisini denge üzere kullanabilmişse ömrü uzar zaten yapılan araştırmalarda bunları görürsünüz.

Ölümsüzmüyüz 

Bu soruya herkes kendi düşüncelerinden yola çıkarak cevap versin ben burada kendi düşüncelerimi yazıyorum bence ikinci bir yaşamla hiçligin bir farkı yok ve insan için en mantıklı yada en iyi olanı aslında geldigi yetiştigi yere topraga bedenen ve ruhen(düşünsel) olarak geri gitmesi aksi olan herşse kendi içinde tezatlık anlamsızlık cevaplanamayan sorular ve bilinmezlikler getirecekdir.

Medeniyet kişiyi ölümsüzleştirir yani insanın kendisini gerçekleştirmesi sonucu verdigi eserler keşifleri buluşları o toplumu geliştiriyorsa bir adım ileri taşıyorsa gelecek nesle bir rehber hizmet niteligi taşıyorsa degerlidir. Bilirsinizki kitaplıklara, kütüphanelere insanlıgın ortak hafızası denir işte tam bu sebepten.

iyi kalın iyileşin çünkü ancak böyle insanız.

Zamanın olgusallıgı

  Hiç yorum yok



Gelecegi bilebilirmiyiz ?

Neden gelecegi bilmek isteriz...

Zaman diger bütün mekansal boyutları kapsarmı


Bu soruların yada zamana bu kadar önem vermemizin sebebi aslında son soruda veriliyor işin bilimsel yada bilinçsel yanı vardır yani bilimsel olan dünyayı evreni maddeyi kapsayan bir oluşumun ta kendisiyken 
Bil,inçsel yanı daha çok bizim o maddeyi algılayıp yorumlama biçimimizden gelmektedir.

İnsan bütün alemi görür algılar buyüzden kendisinde bir saklıdır.

Kişi kendisini nasıl gerçekleştirir yani o kendisinde saklı olan alemi bulup ardından ona nasıl şekil veriri ?

Ne diyor kuranda 
"bilinmek istedim alemleri yarattım bilinmek istedim insanları yarattım"

Bilmek aslında yaratmaya giden bir yoldur insan bişeyleri bilerek o şeyin en iyisini yapar bilmeyerek yaptıgın her iş magaradan öteye geçmez işte bilmek için insanın ihtiyaç duydugu şey bilintir yani kendini bilme

Buradanda şu sonuca varıyoruz kendini bilen alemleri bilir düzeni nizamı anlar

Hepimzi insanız insan oldugumuz için sınırlıyız tıpkı büyük olan her maddenin küçük olana karşıo durumu gibi hiçbir farkımız yok

Tek bir farkımız var oda aklımız ancak akıl yetermi tek başına düşünmek işleri oluşları nihaytine erdirirmi.
Çogunuzun hayır diyecegi şey gerçektir yada öyle kabul edilir.
ancak düşünce ve eylem zaman terazisini dolduran iki eşit agırlıktır bu sayede biri düşüp digeri yükselmez bizim kendi zamanımız vardır maddenin kendi zamanı vardır ve bu zamanda oluşur gelişir dönüşür yok olur yeniden oluşur tekrar eder devam eder yani

Kültür inşa etmek

  Hiç yorum yok
Osmanlı medeniyeti - tg mobile

yaşadıgımız çagda her ulusun her devletin hatta her bireyin bir yetişme tarzı vardır, gelenek ve görenekler yani annanelerimizden aldıklarımızın hepsine kültür adını veriyoruz.

ancak kültür sözlü yada davranışla gelilşmesinin yanında yazılı hali de vardır aslında yazılı hali daha önemlidir çünkü antik metinlerin kalıcılıgı insanların ömür sürelerinden daha uzundur.

bugün dünyanın gelişmemiş ülkelerine bakarsanız göreceginiz şey o insanları ilkel ihtiyaçlarını entellektüel ihtiyaçların önüne koymuş olarak görürsünüz orada yaşayan insanlara kitapmı almak istersin yoksa ekmekmi diye sordugunuzda dogal olarak karnım açsa jkitap benim ne işe yarayacak der işte bu tam bir hayvani içgüdünün normal dışa yansımasıdır.

Gelişmemiş her toplumda olan diger bir durumsa birçok bakımdan insanların kısıtlı olmalarıdır yani kelime dagarcıklarından tutunda düşünce yapılarına yaşam tarzlarına ve sosyal etkileşimlerine kadar sınırlıdırlar onların bu yoksunluk hali içler acısı bir durum ortaya çıkartır. Hergün 25 bin insan açlıktan ölüyor bunun bu sayının %22 sini çocuklar alıyor bu durum bize tek birşeyi gösteriyor "gelişmiş teknolojimizin bize dogaya karşı bir güç kazandırdıgı ama medeniyet kazandırmadıgı"  en önemli sorunsa dünyada en basit sebeplerce saniyeler içerisinde ölen insanların bunun nedenlşerini sorgulamama ihtiyacı hissetmemeleridir.

Bir kültür inşa etmek için insanların kendilerini medenileştirmesi gerekir halbuki medeniyet toplumdan beslenen toplum içerisinde gelişen bir durumdur ırkçılıktan yada ulusal devlet statüsünden bahsetmiyorum çünkü kabul edersinizki iki insanın bir araya geldiginde ikisinin birbirinden nekadar farklı oldugunu gözlemleyebilirsiniz ancak bu farklılık bir çatışmaya dönüştügünde ortaya savaş gibi küresel "ilkellikler" çıkmıştır.   Modern bir toplumda bu gibi farklılıklar işbölümü gibi kriterlerle çeşitlendirilerek gelişim saglanır, yani medeniyet inşa etmek isteyen, etmiş yada edecek olan her toplum insanı geliştirmek ister yani insana insan olmanın en üst mertebelerinin nereler oldugunu ögretir bunu ise egitim yoluyla yapar.

"Bir insana ekmek verirseniz bir ögününü atlatmasını saglarsını bir insana bir kitap verirseniz bir ömrünü atlatmasını saglarsınız"

Burada anlatılmak istenen şudur insanı insan yapan yani dogal seleksyon ve evrimsel biyoloji sonucunda geçirdigi aşamalarda onu diger canlılardan ayıran tek özelligi aklıdır öyleki aklı ile düşünür, bilir, irade sahibi, özgür ve inançlı bir kişi olur.

Kişi kendisini oluşturduktan sonra toplumu oluşturan bir parça olur eger kişi aklını kullanma yeterliligini gösterememişse topluma bagımlıdır o toplum için fedakarlık yapar toplumda onun için. Tarih sahnesinde Diktatörlere, Kaşiflere, İlim insanlarına, Peygamberlere bakarsanız bir "insanın" ne kadar etkili olabilecegini görürsünüz.

Bugün insanlıgımızın kazandıgı büyük gelişme teknolojiden bilime globalleşmeye kadar her alanda ortak hareket etmenin bir sonucudur birileri öncülük yapar tek başına bir yol çizer o yolun kaldırımlarını asfaltını duvarlarını agaçlarını etrafındaki evleri "biz" yaparız.