Hiç yorum yok
NEDEN HAYAL KURARIZ !

Hayak kurmaktan çekinmeyin, gerçekleşmeme ihtimali sizi ürkütmesin!
Neden mi...



biz neden hayal kurarız? hayal nedir? hayal kurmak için ne gerekir? hayaller nasıl şekillenir?
işte bu soruları sordugumda yaklaşık 1 yıl önceydi neden hayal kurarız diye sormuştum kendime cevabı basitti aslında hayatın içinde ve yaşamın şekillenmesini saglayan görünmez soyut düşüceydi  hayal.
Hayal düşüncenin insana fısıldamasıdır bu fısıldama ki bu bir ugraşa dönüştügünde kendini gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaştırıyor. Bu ugraşın ne veya nasıl oldugunun bir önemi yok sadece o yolda bir adım olması  ve sizin isteginizle şekillenmesi sonuçlanması önemlidir.
Örnegin bir güzel bahçeli bir eviniz olacagını hayal edin bunun oluşması için hepiniz o evin temelini ellerinizle kazıp tuglalarını tek tek yerleştiriyormusunuz? yada harcını karıp demirini kendiniz mi döşüyorsunuz tabiki hayır alakasız! toplumsal fayda güden bir işte çalışıyorsunuz emeginizi enerjinizi ve zamanınızı harcayarak herkesçe kabul görmüş kagıt parçaları kazanıyorsunuz onlarla da o evi degişiyorsunuz hepsi bu. Hayaller de kendini bu şekilde gerçekleştirmeniz için sizden bir yol bulmanızı bekler.
Hayaliniz ne olursa olsun önemli mi sonuçta yaşadıgınız dünyadan sizi soyutlayıp kendi evreninizi oluşturmanızı saglamıyor mu? öyleyse neden yalnızca karnımızı doyurmaktan başka hayaller kuramıyoruz biz. Yıllar önce Shakspare in de dedigi gibi yaşamak kaygısından kurtulsa insan ne rüyalar görebilir diye bu kaygı bizi düşünce körlügüne sürüklüyor galiba.

En baştaki soru neden hayal kurarız?
gelecek hakkında öngörülebilir tahminde bulunabilmek için demişlerdi birileri fakat hayal yani kişinin soyut düşünce yetenegi sadece gelecekten ibaret olamaz geçmişi şimdinin derinligini zamanı aşıp mekanı da aşıp hiç göremeyecegimiz yerleri kişileri tasarlamamızı saglar bunun için de yalnızca aklımızı kullanır.
Hayaller kurun bunları yazın kendi hikayelerinizi oluşturun, belki büyük bir yazar olursunuz bu ülkenin senaristlere de ihtiyacı var, kurdugunuz hayaller sizi bilime anlamaya yöneltebilir ne güzel yeni teoriler tezler atın ortaya bilimsel buluşlar yapmaktan çekinmeyin, ilginizi çeken yöne odaklanın mesela bir sanat dalıyla işleyin hayallerinizi resmini çizin heykelini yapın bir enstrüman ögrenip onunla seslendirin. Çünkü bütün geçmiş ve gelecek orada.

Unutmayın ki yapılan yapılmakta olan ve yapılacak olan herşey bir zamanlar hayaldi.

--son olarak
Bugun şu deyim aklıma geldi aç kalsın da aklı başına gelsin hani derlerya hep sanki cezalandırmak istercesine o kadar basitmi herkesden farklı olup aklını başına almak için kişinin aç kalması mı gerekir? O kadar olmasa da fazla doymakdan degilmi birçok hatalarımız ramazan bayramlarını düşünün herkes açlıgın halsizliginden nasılda uykuya dalar başkalarının derdiyle ugraşamaz işte kusursuz iyilik ve kötülük de bu aşamada oluşur.
  Hiç yorum yok
EPİCTETUS kimdir? (kölelikten filozofluga)

Tarihin çokda uzak olmayan bir zaman diliminde yaşamış bu fiozofun hayatı bile aslında bir insanın yaşamının farklı bir şekilde ele alınmasıdır Kimdir bu adam ve neler yapdı?


epictetus kim ile ilgili görsel sonucu

Milattan sonra 55 ile 135 yılları arasında pamukkalae o zamanki adı hearoplis de yaşamış daha çok sokrates, diyojen gibi filozoflardan etkilenerek stoacılık akımının en önemli temsilcilerinden biri olmuştur, (Stoacılık akımı insanın bireysel beniliginin tanrı ile bütünleşerek mükemml insan olma yolundaki hikayesini anlatan felsefi akımdır bu akımda insanlar doga ile uyumlu yaşarlar ve ahlak ve erdem ile dünyadaki yerlerini tamamlarlar.)
ilerleyen yıllarda roma imparatoru neron un karısının hieropolis e hastalıkdan kurtulmak için geldigi yıllarda kendisini krala tanıtmış ve kralın ölüm yılından sonra kendisi azat edilmişdir. azat edildiken sonra yunanistan a giderek nocopolis kentinde etik üzerine stoacılıgı yaymak için bir okul açmış ilk ögrencilerinden bazları klasik felsefenin temelini atmış  hatta zamanın roma imparatorunun oglunun da bu çocukla arasında oldugu sanılmaktadır. Hayatı boyunca 8 kitap yazmış günümüze ise 4 tanesi ulaşmıştır bunlara google a yardıgınızda zaten direk çıkacaktır.
Şöyle bir sözü vardır 'Ölümden kurtulamam fakat ölüm düşüncesinden kurtulabilirim' bu sözü insan ilişkilerinde ne kendimizi nede başkasını suçlamamayı olay üzerine oluşturdugumuz o düşüncelere kızmamız gerektigini savunur

Bu filozof hakkında bişeyler yazmamın sebebi ise günümüz insanınının bireysel keşif yolculugunda bir örnek teşkil etmesidir. Hepimiz bir yere bir işe ait olmak için varız bu aidiyet bizim toplumsal tabelamız niteligi taşıyor bu olmadıgında ise fillozof diyojen gibi medeniyete ters bir şekilde yaşamımızı sürdürüyoruz.
Aslında bireyse bir yaklaşımla bakarsak ne ögreneceklerimizin nede düüncelerimizin bir sınırllıgı vardır işte bu insanlar düşünerek eylemsiz bir iş yapdılar fakat insanların yaşamları bilgileri ve inanışları kısaca insan olma yetileri bu dogrultuda şekillendi eger düşünce olmasaydı eylem de olmazdı.
Eger ögreneceklerinizin ve hayalerinizin sınırına ulaşırsanız bilincin sonsuzlugu karşısında şaşırmakdan başka bişey yapamazdınız.

Bilgiyle kalın...



  Hiç yorum yok
OYUN PSİKOLOJİSİ

Bir çocugun hayatını şekillendiren olay oyunlardır hepimizde bir zamanlar çocuktuk o zamanlardan geriye kalanlar ise bu oyun dedigimiz işler miydi?



Oyun temelde gerçekliklerin isteklere göre şekillendirilmiş halidir nasıl ki birçok gerçegin çeşidi olduğuna göre oyunların da kendine göre çeşitleri vardır.

-Ögretici oyun
-Eglendirici oyun
-Ödüllendirici oyun
-Koşullu oyun

Genelde hepimiz çocuklugumuzda oyunun ne oldugunu bilmeden can sıkıntımızı gidermek(kendi zamanımızı harcamak) için ugraşlar ararız buldugumuz bu ugraşlar ise istek ve itiyaçlarımızla orantılı olmasını aynı zamanda herhangi bir çaba gerektirmemesini isteriz ama ihtiyaçların giderilmesi için genellikle bir çaba oluşması gerekir. Buyüzden en sıkıcı olan oyunşekli ögrenme ve koşullu oyundu şimdi bu türleri açıklayalım.

Ögretici oyun: Bir amaç ve sonuç olgularıyla şekillenen bu oyun türü iş geliştirmede ve gelecekteki meslek ve yeteneklerin kazanılmasında rol oynar ama tek başına yeterli degildir.

Eglendrici oyun: Herhangi bir çıkarın olmadıgı yalnızca sevdigimiz merak ettigimiz çabalamak için ugraştıgımız oyun türüdür bu tür oyunlarda kişinin hayal gücü önemli bir rol oynar çünkü en özgür olan oyun tipi budur.

Ödüllendirici oyun: bireylerin sorumluluk bilincinin gelişiminde önemli bir rol oynayan bu oyun türü daha çok ödül ve ceza psikolojisi içerdigi için toplumsal uyumu da geliştirir dış etkilerle şekillenen bu oyun türü hayvanların egitimi için de kullanılır.

Koşullu oyun:Bazı kuralları vardır bu kuralların gerçekleştirilmesi sonucu bir aşama atlanır veya bir ödül kazanılır,  Gelişimsel yükseliş ve özgüven kazanımını saglayan bu oyun türü gelecek odaklı düşünebilmelerini saglar.

Hayatın kazanılmasında oyunlar erken yaşta büyük bir kazanım saglar gelecekteki yeteneklerimiz, ilgi alanlarımız, meslek seçimimiz ve o meslekte başarılı olmamızın temelini atan bu oyun psikolojisidir.
Oyun aslında insanın keşfetmesinde kilit rol oynayan temel duygular olan Merak, Sorgulama, Hayat kurma, Çalışma gibi birçok davranışı kazanılmasını saglar eskiler buyüzden derler dünya bir oyu sahnesi diye. Bizler oyunları severiz ama zamanımızı harcamak için zamanımızı kullanmak için degil o yüzden okudugumuz kitaplar ögrendigimiz bilgiler gibi seçimini dikkatli yapmalı ve bize her hangi birşey katmayacak olan oyunlarda aşırıya kaçmamalıyız.
Oyunlar günümüzde dijitalleşse de üzerimizde bıraktıkları etkiler degişmeyecek  o yüzde bu yazıyı yazma ihtiyacı düşündüm.


  Hiç yorum yok
YILDIZLAR NEDEN YANIP SÖNER

Geceleri gökyuzune bakdigimizda genelde yildizlarin bazilarinin yanip sondugunu goruruz aslinda bu hic tesaduf degildir.



 Sanildigi gibi orada bir yildiz patlayip yok olmaz yada yeni bir yildiz dogmaz bunu gozlemlemek icin acik bir havada bir yildiza bikac gun ayni saatte bakin herhangi bir degisim olmayacakdir.

Bu gordugumuz aslinda atmosferin bize bir oyunudur bilindigi uzere atmosferimizde meydana gelen hava degisimleri ve manyetik alanlar nasilki kutupda o muazzam kuzey isiklarini meydana getiriyorsa bizim de yildizlari gormemizde ayni etkiyi yapiyor. Bu birazda yildizlarin uzakligiyla alakali bir durumdur onlar bizden uzak oldugu için bize isiklari cok kucuk bir haliyle azalarak gelir ee zayif bir isikda herturlu etkiye maruz kalir, Ayni durumu ayda veya gunesin etrafindaki diger gezegenlerden yansiyan isiklarda goremezsiniz cunku onlar daha yakin oldugu icin bu atmosfer etkisine maruz kalmaz.

Ayni goruntu bozuklugunu saglayan atmosferimiz bizim elektromanyetik iletisimimizi sagliyor iyonosfer dedigimiz bolgede eger bu olmasaydi uzaya attigimiz uydular bukadar uzun sure calismaz bu kadar cesitli bilgiyi radyo sinyalleriyle ulastiramazdi.

Gunumuzde bu goruntu bozukluklarindan kurtulmak icin radyo sinyalleriyle calisan uzay teleskoplari kullaniliyor ilki 1990 yilinda yorungeye yerlestirilen habble uzay teleskobu onunla galaksileri tanidik yakin zamanda James web uzay teleskobu uzaya firlatilacak onun sayesinde belkide coklu evrenleri gozlemleyecegiz.

Basit bir örnegi


Gelecek tesaduf degildir sadece biraz merak birazda hayaldir bilimle kalin.
  Hiç yorum yok

KEŞİFLERİN KÖKENİ

İnsanlıgın dogayı anlamlandırmasi ve onu daha iyi bir hayat sekli elde etmek icin sekillendirmesine keşifler yada icatlar adıni veriyoruz Dünyada birsuru mucit ve buluşcu gecti peki bunlarin ortak noktalari neydi?


Hepinizin bldigi birkac kisideb bazilaridir bugunku elektrigin radyo sinyallerinin ve bilgi ve iletisim caginin baslatisi olan Tesla ve Edison  fakat bunlarin da ötesinde bazı insanlar vardi bunlar daha eskide yasadilar ve onlarin fikirlerini sekillendirdiler. Hicbir zaman tesla edisondan etkilenmese sonrasindaki onu gecmek istemese belki bukadar buyuk bir dahi olamazdi edison ise annesinin destegi ile hayata tutunmus yapay bir dahiydi fakat bu yapdigi 8 bin icada golge dusurmez.

Sizce icatlar ve bulus arasindaki fark ne?
İcat olmayan bir seyi meydana getirmekdir mesela bir araba uretmek yada bir yemek yapmak isin temelinde ikiside bazi karisimlari sistemli olarak biraraya getirmek vardir. Bulus ise bunun aksine var olan seyleri gunyuzune cikartip yasami ve hayati anlamlandirir. Mesela kutlecekim yada gorelelik en basitinden yuzlerce yil onceki gemileri suda yurutmemize imkan veren arşimet zamanina gore buyuk bir iş basardi.

Buralardan da anlayacaginiz uzere insan dogayi ve oluslari zihninde depolayarak dusuncelerini biriktirir sonrasinda zamani geldiginde bir su dolu kap gibi ister istemez tasmaya baslar bu tasma buluslarin kokenidir yani içgudu 
Edgar ale kelimelerin gucu adli kitabinda sunlari soyler butun buluslar temelinde icguduye dayanir icguduler dusunceye dusunceyse tanriya diyordu acaba öylemiydi.
Kimse ilk dogdugunda mukemmel bir fizikci astonit yada doktor profesor muhendis olmuyor bunu gerceklestiren kisinin kararlari yasami ve dusunceleri. 
Siz birkac kitap okursunuz eger okudugunuz kitap ahlak kitabiysa ahlakli olursunuz bilim kitabiysa bilgili duygusal yada dusunsel bir romansa ikisinden biri olursunuz.

Ortak noktalarina gelince
Dusunmek, okumak, istemek, inanmak, çalışmak 

(Duygular ve dusunceler) iste bu belkide butun buluslarin sebebi olabilir.
  Hiç yorum yok

YAPAY YAŞAMLAR

Toplumsal dayanismanin komsulugun, akrabaligin, dostlugun ve ailenin azalmaya basladigi su devirde insanlik bu kadar gelismisken toplumsal etkilesim gerilemeye basladi degerlerimizin ici bosalmaya basladi ?


Bundan önceki devirlerde teknolojimiz ve bilgimiz bukadar gelişmiş degildi ve buyuzden birbirimize daha cok ihtiyac duyuyorduk bu sebepdendirki bazi degerlerin ici daha doluydu ve bu degerler nesillerin egitimini birincil elden yapiyordu. Yeni dogan cocuklarin yetismesini evin yasli neneleri, genclige ulasan bireylerin egitimini erkekse nasil  bir aile babasi olmasi gerektigini nasil evine kazanc getirmesi gerektigini kizsa da nasil bir anne olmasi gerektigini aileyi nasil gelistirip birarada tutmasi gerektigini evin buyukleri ogretiyordu.
Modern cagin baslamasiyla bunlar yerlerini kitaplara teknolojiye ve bireysellige dogru yol almaya basladi. Herkes bilgiyi kisilerden degil bilgi araclarindan ogrenmeye basladi bilgiye ulasiminin kolayligi teoriyi artiriken uygulamayi azaltti.

Neolacak bunun sonu? diye sorabilirsiniz bunun cevabi ise ancak uzun zaman sonra anlasilacakdir. Herzaman bir toplumun hepsi ayni olmamisdir geri kalmislarda toplumsal dayanisma daha fazlayken ilerlemislerde azalmaya baslayacakdir belki bitecekdir. Dünya yeni bir caga dogru gidiyor uzerinde yasayan insanlar ise farklilasiyor donusuyor bu zorunlu olarak gerceklesiyor.

Unutmayinki hicbir kisisel gelisim kitabi hicbir evlilik kitabi yasamöyküsü sizin yasaminizi dolduramaz Bunu bir tecrubeden daha iyi anlatamaz bilgi araclari bize yön gösterir ilerleyip ilerlememek bizim elimizdedir.

Daha gelismis ve aydinlik bir dunya hayaliyle.


  Hiç yorum yok
HAZIRLANIN AY' A GİDİYORUZ!

Bundan 48 yil once 20 temmuz 1969 yilinda NASA ay' a insanli programiyla Neil armstrong ve buzz adrien ve diger tekniker arkadaslari ile ilk kez ayak basildi sonrasinda bircok kez uzaya cikildi hatta üs bile kurduk gelecegi ne olacak peki bugun bunlardan bahsedecegiz


Zamanla teknoloji gelisti ulasim araclari, haberlesme teknolojileri ve insalarin ufkuda oyle peki neden ay' a tekrar gidilmedi bukadar sure diye soracak olursaniz bunun sebebi basit maliyetli olusu , superguc devletlerin politik kaygilarinin bitisi ve robotlarin insalardan daha iyi ve kolay uzay gorevlerini yerine getiriyor olmalariydi.

Ama bitmedi uzay seruvenimize yeni bir devinim getirecek projeler var Ay a üs kurma hatta köy kurma planlaniyor bunun icin ilk etapta robot sondalar yollanacak ve 3B ay yuzeyinin analizini yapacaklar yasanacak yer kurmak icin en uygun yerler bulunacak bunlari 2025 yilinda olacagi tahmin edilmekte. Bilim adamlarinin ve insanlarin ay da yasamaya baslamasi ise bi 15 yil sonra olacagi tahmin ediliyor. Bunlar yetezmid gibi birde ayin karanlik yuzeyine bir uzay teleskobu yerlestirilerek uzak galaksileri daha iyi gozlemleyebilmemiz dusunulmekte neden olmasin.


Ay insanlik icin bir varis noktasi yada hedef olmayacak!
Devainda mars yolculugu dusuuluyor bunun icin elon musk in space x firmasi calismalar yapiyor ve tahminen gelecek 35 yilda ilk insanlar mars a ayak basmis olacak. Yasamimizin devami ve gelecek tehlikelerde korunmak icin birden fazla gezegende yasayan bir tur olmak zorundayiz.
Bunun icinde tek bir firma ve tek bir uluslararasi uzay ajasi olmali cunku butun isaligin degeri tek bir ulusa vakfedilemez zamaninda bunu dusunen amerikalilar nasa ile bircok is basardilar simdi daha buyuklerinde.

Unutmayin hersey bir zamanlar hayaldi.

  Hiç yorum yok
DÜNYA DÖNÜŞÜYOR

Günümüz teknoloji çagı yada bilgi çagı olarak adlandiriliyor bunun sebebi hakkinda ne biliyoruz yada kullandigimiz bilgi teknolojileri bizi ne sekilde etkiliyor ?


Teknoloji son 50 yilda inanilmaz bir sekilde gelisti bunda insanlarin ihtiyaclari ve istekleri etkili oldu.
İlk bilgisayar yapildiginda sadece birkac kombinasyonlu hesaplar yapabilirken suanda trilyonlarca bilginin islendigi muazzam bir global bilgi agi olustu ve bu da bize yetersiz gelmeye basladi.

Hergun internete 4 milyar bilgi akisi gerceklesiyor, 300 bin blog yazisi yaziliyor, 300 milyon google aramasi yapiliyor, 1 milyar kitap basiliyor.

Peki nereye gidiyor bu bilgi agi diye sorarsaniz aslinda endustriyel donusumlerin gerceklestigi bir gelecege dogru gidiyoruz hernekadar bundan 300 yil once james watt in ilk buhar makinesini buldugu tarihden buyana makine gucuyle bircokseyi basardiysak gelecekde makinelerin kendini kontrol etmesine yani otomatlasmasina ihtiyac duyacagiz buda endustri 4.0 dedikleri bilgi devrimini gerceklestirecek. Bu oluncs ne olacak ?
Mesela fiziksel guce ihtiyac duyulan madencilik gibi agir isler ortadan kalkacak cunku biz kucuk bir tas parcasi icin insanimizin ölmesini istemiyoruz savaslar ve saglik gibi alanlarda da bu gerceklesecek cunku makineler insanin duygusalligi olmadigi icin hata yapma olasiligi da azdir. Sonra insana daha az ihtiyac duyulan bilgi calisanlarina maviyakalilar ortadan kakacak beyaz yakalilara ihtiyac azalacak.

Hayal gucu önplana cikacak insanin yaratma ve hayali dusuncesini gerceklige uyarlama yetenegi cunku bu insanin en onemli yetenegi zaten bu olmasaydi para , devletler, gelismis beyinler ve isbolumleri meydana gelmezdi.

Hayallerini kucumsemeyin ve kesfetmeyi unutmayin.

  Hiç yorum yok
ZAMANA DAİR

Nedir zaman? neden yıllarımızı harcarız bişeyler için yada neden zaman diye bir kalıp yada algı düzeyi belirleyerek ona göre hayatımızı şekillendiririz?


zaman ile ilgili görsel sonucu

Hayatın bize verecegi onca amaçlarımız var bizim ise elimizde sadece zamanımız var' ki onun da ne kadar oldugunu bilmiyoruz. Zamanımızı harcıyoruz amaçlarımız için karşılıgında daha iyi bir hayat standardı elde ediyoruz.
 Düzen bu mu?
Aslında zaman ne rakamlardır ne canlılık sürece nede  gelişim ve dönüşüm sürecidir zaman inançdır tıpkı digerleri gibi insan hayatını diger canlılardan ayırmak için zamanı, parayı, devleti, iş bölümü yapmayı ögrendi karşılıgında elde ettigi buluşlar ile dünyaya hükmetmemeye başladı bu sayede dünyadaki yaşamın %70 i insanların eline geçmiş oldu.

Hayatta bir böcek gibi yada bir kuş gibi yaşasaydınız yukarıda saydıgım hayali inanç ögelerinden hiçbirinin sizin için bir anlamı olmayacakdı. Buyuzdendir ki insan toplumların kabuleriyle şekil alır herkes zamanın farkına varmasaydı 1 haftayı 7 gün kabul edip saatleri 24 dilimea ayırmasaydı kimsenin sabah işe geç kaldım diye derdi olmazdı sadece bugünde karnımı doyurmalıyım diye düşünürdü.

Anlayacagınız üzere hayatta yalnızca bir süreç vardır o da şimdi, şimdimiz bizim geçmiş ve gelecek algımız yani başlanıç ve bitiş evrelerimizi şekillendirir.

Son olarak sözlerimi Dostoyevskinin şu sözleriyle bitiriyorum: Dünyada o kadar gezilecek yer, tanınacak insan, okunacak kitap var' ki insan bunlara ömrünün yetmeyecegi için üzülüyor.
  Hiç yorum yok
YAPAY ZEKA  (insanlıgın yükselişi)

Bilimsel ve genel anlamda dünyada degişim kaçınılmazdır ve bunun gelecekteki itici gücünü' de yapay zeka oluşturacakdır.

YAPAY ZEKA PDF ile ilgili görsel sonucu

SORULAR ?

1-Yapay zeka nedir ?

2-Yapay zekaya neden ihiyaç duyuluyor?

3-Bilgisayarlı sistemler olmadan yapay zeka da mümkün olabilir mi ?

4-Yapay zeka insan zekasına ulaşabilirmi ?

5-Yapay zeka iyi mi kötü mü?

GİRİŞ
Yapay zeka insan zihninin bir yansımasıdır düşünme yapısını anlamak ve bunun benzerlerini ortaya çıkaracak bilgisayar sistemleri ortaya çıkarmayı amaçlayan çalışmalardır.
TANIM
Bilimsel bir yaklaşıma göre ise insana özgü olan algılama, ögrenme, çogul kavramları bagdaştırma, düşünme fikir yürütme, sorun çözme, iletişim kurma, yazılı ve sözlü etkileşimde bulunmayı kapsayan yazılımsal işletim sistemleridir.


TOPLUMSAL GELİŞİMİ
Endüstri 1.0 - Avcı toplayıcılık
Endüstri 2.0 -Tarımsal üretim (feodal yönetim)
Endüstri 3.0 -Sanayi devrimi(patron hakimiyeti)
Endüstri 4.0 -Teknoloji toplumu(dijital tasarlayıcılar hakimiyeti)
Endüstri 5.0 -Bilgi toplumu
Endüstri 6.0 -Hikmet toplumu(Alim robot devresi)

TARİHÇESİ
1941 - Alen Turing in ilk bilgisayarı bulması ENIAC
1960-Transistörlerin icadı john Berdan ve walter brattain.
1961 65 - A. L Samuel ilk program olan dama oyununu yapdı.
1965-Alen Robinson matıkla teorem çözülümünü ispatladı.
1965-Standford unıversitesinde bilgi tabanlı sistem yazılımı DENDRAL programı çalışması.
1968-birçok matematik problemi çüzen macsymıa adlı program yazıldı.
1970- Aplle ve IBM gibi şirketlerin kişşisel bilgisayarları seri üretime başlaması ve kişisel bilgisayarlar.
1995-Bulanık önermeler matıgı Aslan lutfi zedah
2010-Zeki makineler üretimine başlanmasıı (yapay zeka ve yapay gücün birleşmesi).

Bilgisayarlar çeşitli matematiksel semboller kullanarak olaylar arasında baglantı kurarak çalşır ve bunu gerçekleştirmek için iki destek elemanlarına ihtiyacı vardır bunlar -Donanım ve Yazılım.
Bilgilerin erişimini hızlandırmak için çagrışımlar kullanılır bunun için de karar destek elemanlarına ihtiyaç vardır bunlar geliştiricinin istegine baglı olarak degişir ve her seferinde tek bir bilgi çagırabilecegi gibi birden çok da bilgi çagırabilir.
Dogal zekadan yapay zekayı ayıran en önemli nokta insan zekasının yaratıcı düşünce şeklidir bunun dısında dogal zekanın yapdıgı herşeyi daha hızlı bir şekilde gerçekleştirir.

Cevap 2
Bilgi toplumunda e önemli gereklilik hiç şüphesiz hızdır bilgiye ne kadar hızlı erişebiliirsek işlerimizi daha hızlı ve çeşitli yapabiliriz en temel ihtiyaç makinelerin donanımsal ve yazılımsal yeterliligidir. Kullanıcı yada Geliştirici eriştigi bilgiler ile iş yapma süreçleri için karar vermeye kullanır.

Cevap 3
Bilişim sistemleri gelişerek çeşitlenmektedir bu alanda çalışmalar yürütülüyor ve quantum bilgisayarları geliştirildi nanoteknolojı ile de insan zihni ve makine zihni birleşerek duyusal yavaşlama azaltılailir.

Cevap-4
Yazılımlar, programlar yada yapay zeka ürünlerinin hepsi insan zihnin eseridir bu sebeple hiçbir yazılım geliştiricisinden daha zeki olamaz çünkü makinelerin zekasında bilinç yoktur.

Cevap-5
Bir önceki sorumuzda cevapladıgımız üzere gelişticisi yazılımı iyi yada mantıklı programladıysa iyi ve mantıklı kararlar alır bu sebepden dolayı yapayzeka ile makine üretileilir ama makine kendi başına karar veremez bu da bilinçle alakalı birşeydir. Hikmet toplumunda insan makine ortak çalışmasınave yaşamına inanılmaktadır bu sebepden iyilik yada kötülük söz konusu degildir.

ÖZET
300 yıldır hayatımızda olan yapay güç dedigimiz makine işlemlerinin insan kontrolünden çıkıp kendi başına işini hatasız yürütmesi için Yapay zekaya ihtiyaç duyulmaktadır. Makine Zeka entegrasyonunun önemini yeni farketmiş olmamız sebebiyle  bu alana yatırımlar yogunlaşacaktır ve çeşiti makine zeka geiştirme, denetleme ve dönüştürme alanlarında iş sahaları açılacak ve günümüzdeki makine kontrol işcileri daha çok bu alanlara yönelecektir. 

.
-Bilginin hergün arttıgı çeşitlendigi günümüzde bilgiye olan talebin de artması dilegiyle.
Tesekkurler 
//Prof. Dr. Ethem öztemel



  Hiç yorum yok
NEDEN SEÇİM YAPIYORUZ ?

Hayat seçim yapmamızı ister. Bu bir zorunlulukdur aslında.
Bazı seçenekler verilir bize ve herhangi birini seç denir. Halbuki biz özgür degilmiyiz neden genellikle iki seçenek veriliyor yani her ikisini de yada hiçbirini seçme şansımız da olmalıydı.
karar ile ilgili görsel sonucu

Hayatı düşünün mesela insanlar ya iyidir yada kötü, yapdıgımız işler ya dogrudur yada yanlış bunlar çogaltılabilir ama bunların hepsi bizlerin toplm olma bilincimizin üzerimize yükledigi sorumluluklardır.

Düşünün mesela bütün grafiklerde yalnızca iki durum karşılaştırılır yada havaya bakın ya gündüz olur yada gece kimse bulutlu havaları sevmez çünkü belirsizlik demekdir bulutlu hava ne siyah diyebilirsiniz nede beyaz.
Aslında şeçimlerimizi etkileyen en önemli unsur da paradoks ilkesidir (belirsizlik) birden fazla seçenek olması hali karmaşa yaratır, Bunun tam tersi ise kaos dur yani kimseye bir hak verilmedigi durumlarda isyanlar çatışmalar meydana gelir.

Bu biraz da bizim algimizla da alakalıdır basit fizik yasalarının da dedigi gibi algılayabildigimiz evren 3 boyutludur 4. sü de zamandır buda kısmen algılanır ama bız 3 boyutun yalnızca aynı anda 2 sini farkederiz ve seçimlerimizi ona göre şekillendiririz.
peki neden seçim yapıyoruz ?
-cevabı basit : Var olanların daha iyiye ve daha güzele ulaşma çabası yani dogal seçilim.

Hayatınızda yapdıgınız bütün seçimlerin sizi sınırlandırmaması dilegiyle.
  Hiç yorum yok
BİLGİSAYARlN TARİHSEL GELİŞİMİ

Bazı insanlar vardır başkalrının hayal edemedigini hayal edip gerçekleştirirler, sözüyde koskoca bir dünyanın bilgi ihtiyacını yeniden şekillendiren mucidin hayatını etkileyen söz.

bilgisayar ve alen turing ile ilgili görsel sonucu

Bu adam (1912-1952) yılları arasında yaşamıs Alman asıllı birleşik krallıkda yaşamış matematikçi Alien Turing den başkası degildi.

Onun yaşadıgı yıllarda dünya 2 savaş yaşadı ilki onun çocukluguna gelse de ikinci dünya savaşı onun hem en büyük icadı olan bilgisayarı bulmasına sebep olacak hem bu savaşın müttefiklerin kazanmasıyla 15 milyon insanın hayatının kurtulmasına sebep olacakdı.
İkinci dünya savaşında 80 milyon insan katetmiş hitlerin ordularını ve stratejilerini ontrol edemiyorlar ve korkunç bir şekilde avrupanın dört bir tarafını ele geçirmişlerdi. Bunu başarmalarını sebebi ise Almmanların geliştirmiş oldugu ENİGMA adlı şifreli haberlşme agıydı bu bir daktloya benzer icat ile 150 milyar kod bulunuyor bunların da hepsinin çözülmesi 20 bin yıl sürwecegini hesaplamıştı Bu işin içine alındıgında.
Aslında işe alınacagında kendisini Enstain ve Newton la karşıaştırıyor vasat oldugunu söylüyordu, oysa haklıydı böyle şifrelenmiş bir makineyi ancak başka bir makine yenebilirdi. Akademik tezini de bu dogrultuda yazarak bir gün insan gibi düşünebilen programlanabilir eletronik beyinli makineler hayatımızın ayrılmaz parçası olacak demişti. Haklıydı Laibnetz in bulmuş oldugu ikili sistemle çalışan basit çarklı abaküsü geliştirmiş kendisi nazilerin butun harekat bilgilerini önceden duymuş ve ona göre eylemlerin gerçekleşmesi saglanmıştır.

insanlık tarihinde bütün kötü olayların yaşandıgı gibi bazı iyi olayların gerçekleşmesi için de bazı zorluklar gerekiyordu bilgisayarın yaygınlaşması, Roket teknolojısının hayatımıza girmesi ve gunumuzun teknolojık ve bilimsel olayları bu savaş sayesinde gerçekleşti.

Sözkonusu olmayan bilgisayar tarihinde ise ilk bulunan bu dijital bilgisayarlar 4 işlem ve biraz da çeşitli matematik işlemleri yapıyordu daha sonra transistörlerin keşfi ile 1960 lı yıllardan sonra kişisel bilgisayarları yapan ıbm şiketi halkın kullanımına sunmuştur bu bilgi agını,

-Bilgiyle kalın.


  Hiç yorum yok
UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ BİR GELENEK (şivlilik)

Bundan tam 550 yıl önce Osmanlı padişahı 2. Selim zamanında (1566-1564) süregelen Avrupayı da etkilemiş fakat bizde unutulmaya yüz tutmus bir gelenegimizdir aslında.


ÇOCUKLAR VE ŞEKER ile ilgili görsel sonucu

Türk islam geleneklerine göre hicri takvimin recep ayının 1. günü yani Hz. Muhammed in anne karnına düştügü gününe arabistan da şivlilik adı verilmiştir. Bu günün anlam ve önemini insanlara anlamayı  da Osmanlı zamanında çocuklar yapmıştır ama nasıl ?

Regaip gecesi başlamadan 1 hafta önce çocuklar tarafından kandiileer yakılarak sokaklara asılır çocuklar sokak sokak ellerinde  ener veya mumlarla sokakları aydınlatırdı
regaip gecesinden 1 gün önce de ateş yakar erafında otururlardı. ikindi ile akşam arası cenaze ziyaretleri olur, o gece halk camilere koşar yatsı namazlarında mevlitler yasinler okunur herkes birbirine namazın mubarek olsun diyerek evlerine giderlerdi.

Sabah oldugunda çocuklar erkenden kalkar kapı kapı dolaşarak şu dörtlügü söylerdi
Şivil şivil şişirmiş,
Erken kalkan pişirmiş,
İki çörek bi börek,
Bize namazlık gerek. ŞİVLİLİİK... diye bagrışırlarmış.

Hane halkı evde ne varsa kimisi çerez kimisi meyve o gun evde ne varsa verilirmiş.
ulkemizde sadece konya yaşamaya devam eden bir gelenek haline gelmiş olsa da abd ve avrupayı da cadılar bayramı diye etkilemiş bir  genekdir şivlilik. 


  Hiç yorum yok
ZAMAN NE ZAMAN  BAŞLADI ?

Bundan tam 13.7 milyar yıl önce bize anlattıkları üzere büyük patlama gerçekleşti ve butun galaksiler ve yıldızlar peş sıra uzay boşlugunda yayılmaya başladı pekı bu patlamayı gerçekleştiren şey neydi yaşamımızın kökenine inmek için bugün bunlara deginecegiz.


büyük patlama ile ilgili görsel sonucu

Bilim insanlarının anlattıgı ve 45 yıldır peşinde kostugu sey de buydu aslında onlar adına tanrı parçacıgı adını vermişlerdir fakat boşlukda ve sıkışmış bır kutlenın nasıl olduda bu kadar şiddetli patladıgını açıklayamamışlardı bunun için avrupada dünyanın en önemli ve en eski deneylerınden bırısı yapılıyor CERN arastırma merkezındekı buyuk hadron çarpıştırıcılar zerre miktarda tanrı parçacıgı yaratmak için calısıyorlardı bunu da ısık hızının %99 oranına çıkarak 2012 yılında gerçeklestirildi. Aslında insanlık için buyuk birolaydı bu tıpkı aya ilk ayak basma gibi ama neyazıkkı televızyolarda cok fazla yer tutmadı

Buyuk patlamanın ilk 10 sanıyesınde güneş sistemı buyulugunde bır evren vardı yanı ısık hızında yayılıyordu bildgimiz evren bu bir maddenın yayılım hızıydı bizi dünyamızı ve gunesımız gıbı mılyarlarca yıldızı olusuturan madde geri kalan kullanılmayan antimaddelere ne oldugunu biliyoruz çünkü bu antimaddelerin karadelıklerı meydana getiren asıl unsur oldugunu tahmın edıyoruz (kardelıklere daha sonra deginecegiz) yani yenı yıldızların dogdugu eskı yıldızların yok edıldıgı bırnevı gerı donusum gıbi bır seydı bu karadelıkler.

Gelgelelım dunyamız ne zaman meydana geldi?
bu olay kuranda ve jeolojık buluntulara göre 6,5 - 7 milyar yıl önce guneş sistemimizin ve dünyamızın olustugu anlaşıldı dünyanın ise yaşanabiir bir hal alması neredeyse 3,5 milyar yıl sonra gerçekleşmişti

Sözkonusu insan yaşamına gelince ilk insanlar ise bundan tam 2 milyon yıl önce
ama gelişip bugunku meenıyetlerımızı kurup hayvanlardan ayrılmamız ise son 200 bin yılda gerçekleşti

Çok ilginç digilmi ?
bilim şaşırmakdır ve ugraşılacak en önemli işlerdendir bilgiyle kalın.

  Hiç yorum yok
PSİKOSTES VE PANİK ATAK

Hepimizin oldugu gibi önemli işlerimizi yapmadan önce içimizde ster istemez belirli bir sıkıntılı veya stres hali olusur ve nedenini anlayamadıgımız bir şekilde bu hal bizim işlerimizin ters gitmesine sebep olur genellikle acaba neden oluyor bu nasıl oluyor diye düşüneden edemiyoruz haliyle.

stres ile ilgili görsel sonucu

Google a sorgulattıgınızda direk kişide meydana gelen sorun kaynaklı coskusal, ruhsal gerilim olarak tanımlanıyor.
Ruhumuz neden geriliyor neden olmadık işler için bu kadar coşkulanıyoruz ?
cevabı gayet basit aslında siz hayatta işinize hazırlanırken etrafınızdakı işler de sizin için hazırlanıyor o gun psikolojınız iyiyse kendınize iyi gececek dıye meesajlar gonderdıgınızde ıster istemez o gun yuzunuz gulerek guzel geçiyor tabi bu herzaman olmuyor içimizdeki ruhsal depresyonluk ve psıkostres bızı rahat bırakmayacak dıye bilicimizi etkileyerek o gunumuzun kotu geçmesine sebep oluyor.

Aslında gunluk hayatta sizin maddelere yapdıgınız enerjı sarfıyetını etrafınızdakı maddeler de size karşı yapıyor nasıl ki bir dagda yada evınızın bos bır odasında bagırdıgınızda sesiniz size geri geliyorsa buda aynı şekide olmakdadır tabi bu psikolojık tarafı.

İstesek de istemesek de düşüncelerimiz hayatımızı etkiliyor ha isteyerek hayatımızın sureklı ıyı gecmesını saglayabilirmiyız belkı ama ıyılıkler var olduguna gore kotulukler de var olmak zorunda yapdıgınız bir işte başarısız mı oldunuz en fazla size tecrube olarak geri gelir

Gunluk hayatımızın ve önemli işlerimizin iyi gecmesi tabiki hepimizin istedigi bir şey bunun için de yapmamız gereken bazı şeyler var bunları da aşagıdakı tabloda görebilirsiniz.

Kafanıza takmadan stressiz ve guzel gunler geçirmeniz, hayatta gerçekden başarılı olmanız dilegiyle.



  Hiç yorum yok
EVRİM (Darvinizm) NEDİR ?


Hayatın ve canlı varlıkların tesadufi olaylarla açıklama çabasıdır. bır diger deyişlede ilkel olandan mukemmele ulaşma çabasıdır bilimsel olarak tanımı bu şekilde peki evreim dedigimiz şey bir gereklılık mı yoksa uydurma bir masal mıydı ?


evrim ile ilgili görsel sonucu
Evreime inanan bilim insanları ve halkın görüşleri şu şekildedir hayatve canlı varlıklar önce inorganik (ilkel) daha sonra organik maddeye döüşmüştür bu organik maddeler (temel canlı yapıtaşları hücre vb.) daha sonra biyolojık canlılara dönüşmştür.

En temel haliyle bıze anlattıkları şudur : dogadakı bazı maddeler degısıme ugradı hıdrojenve oksıjen bırleserek suyu olusturdu suda da karbon maddesıdıger maddelerle etkılesıme gırerek gunesın ve basıncın etkısıyle lk tek hucrlı canlılar olustu. Ardından hayatta kalmak için degişime ayak uydurmak zorunda kalan bu canlılar evrım dedıklerı turler arası geçişi gerçekleştirdiler  butun bunları da hayatta kalmak için yaptılar denilmekte.

Aslında bu durumun boyle olmadıgını 1991 yılında bir araya gelen 4 ü nobel ödullıu 200 bilim insanı çeşitli bulgular ve belgeler ile uydurma ve herhangı bır bılimsel gerçekçiligii olmadıgını arkeolojık kazılarla ortaya çıkartmışlardır.

Bu konu üzerine ilk kitapları yazn bilim insanı fransız lamank filozoti zoolojık adlı eserinde dogal seleksyonu şöyle açıklamıştır turler arası geciş canlının hayatını devam ettirmesi için gereklıdır nesillerin çeşitlenmesi de bu sayede gerçekleşir demiştir. Daha sonraki çalışmalara ise john ostom adlı bilim insanı 1972 de Türler arası geçiin sözkonusu olmayacagına yanlızca ırk dedıgımın nesil çeşitliliginin olacagını ileri sürmuıtur işte evrimin de sorgulanmaya başlandıgı nokta buradan itibaren başlamıştır.

Aslına bakarsanız hepimiz bir yaratıcının eşsiz eserleriyiz hicr suresi 26. ayette And olsun ki biz insanı kuru ve pişmiş bir çamurdan yarattık diyerek insanlıgın kendisini keşfetmesine yol göstermiştir.



  Hiç yorum yok
GÖKYÜZÜ NEDEN MAVİDİR

Tarih boyunca basımızı kaldırıp gökyuzune bakdıgımızda ucsuz bır mavılık bırde bulutların oluşturdugu beyazlıkları gördük neden bu renk dıye sormadık bugun bunu cevaplayacagız.

Bulutsuz acık bır havada bu durum daha belırgındır atmosfere gıren ısık(foton parçacıkları) sade haldeyken beyaz renkdedır bunun sebebı ıse karısan renklerın gozumuze beyaz olarak gorukmesıdır.
Tanecıklere çarpan ışık dagılır bu dagılma her renkde aynı oranda olmaz en fazla dagılan renk mavidir.

Bu olayı bir deneyle anlatmak gerekırse.


Resimde gösterıldıgı uzere içinde az mıktarda beyaz renk olan bı akvaryuma kısa tarafından ısıgı tutarsak karanlık bır alandan bunun uzun tarafı mavı gorulecek kısa tarafı ıse kırmızımsı renkde gorukecekdır uzun tarafı norrmal gokyuzu olarak dusunursek kısa tarafı da gunbatımı olarak dusunmelıyız bu sayede dunyayı daha anlasılır kılabılırız.
  Hiç yorum yok
CAHİLLİGİ SEVDİRMEK

Ahlak a ulaşmanın yolu bilgiden geçer. İnsan, hayatı boyunca alçak gönüllülüğünü koruyarak, yeni şeyler öğrenmeye çaba göstermelidir.
diyordu MÖ 551 - 476 yılları arasında yasamıs bilge konfiçyus.




Gunumuzun en buyuk sorunu unıversite mezunu işşiz gençlerin halk arasında küçümsenmesi kabaca tarif etmek gerekırse ben falanca yerde çalısıyorum benden dusuk sevıyede çalısan unıversıte muzunu var diye bi algı oluştu çok kötü bir durum oldugunu bılsekde gunumuzun en buyuk sorununa sebep oluyor bu ?

Şu kadar süre okumuş işşiz kalmıs madem o kadar sure okuyacagım sonrada gelıp boyle işlerde çalısacagım onun yerıne okumam direk çalısır iş hayatına karısır hayatıma bakarım dıyoruz !

Sahi okumak iş sahibi olmak için mi yapılan bır eylem olmaya dönüştü yada insanlar mı iş sahıbı olamadıklaarı için okumayı bırakmaya başladır.
Unutmayalımkı hayatta bilgi paylasddıkca artar para harcandıkca azalır.

Bütün gelişmis ülkelere bakarsak birçogunun okuma düşünme ve arastırma sevıyelerı yuksekdir. işte bu ülkelerde akıllıca çalısmak dedıklerı eylem uygulanmaktadır ne kadar çalısıp çabalasak da akıl ın öncülügü olmadan herhangı bır yere ulaşamayız. 

Yemenli yalınayak kara tahtanın önünde ders veren bir ögretmen acı bir şekide şu sözleri söyluyor 'mürekkebin akmadıgı yerde kan akar' belkı bu bizim neden okumamız gerekdıgını anlatır .

-bilgiyle kalın..