Bİ FİKRİM VAR etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Neden astronomi ögreniriz ?

  Hiç yorum yok
Eylül 16, 2022

 


Neden astronomi ögreniriz ve neden ögrenmemiz gerekir ?

Düşündürücü bir soru oldugunu biliyorum ancak gerçekten insan yıldızların bilimi olmasaydı bugünkü modern dünyayı kesinlikle inşa edemezdi. Bunun en basit örnegi olarak ise yıldızların konumuna bakarak düzenlenmiş olan takvimler ve saatler ile örnek gösterebiliriz. Ayrıca bilirsiniz ki bütün büyük yenilikler genellikle pratik hayata aktarılmadan önce uzay seyehatlerinde denenmiştir.

Ötesinde bir olgu olarak uzayı merak etmek karanlıgın içerisinde parıldayan binlerce yıldızlar üzerine düşünmek aslında insanın şu üç günlük hayatında en önemli ugraşı olmalı çünkü sizde biliyorsunuz ki karıncaya oranla insan büyüktür ancak karındanın yaptıgı birçok şeyi insan yapamaz.

Modern bilim ve antik bilim arasında günümüzde devasa bir uçurum açıldı. Siz de biliyorsunuz ki insanlar eskiden dünyanın evrenin merkezinde sabit durduğuna inanıyordu bunun için ise haklı gerekçeleri vardı. En basitinden büyük usta Aristotales in maddenin canlılığını sağlayan en önemli şey olarak töz kavramını bulması buradan yola çıkarak evrene anlam veren insan olduğu içinde dünyayı evrenin merkezine koymuş olmasıydı. Ayrıca dünyanın merkezde olması uzayın boş alanında her tarafından eşit bir konuma sahip olduğu için boşluktaki dengesi bozulmamış olacaktı. 

Neden dünya sabit denilmişti. aslında bunu açıklarken kolaya kaçılması açısal momentum ve kütleçekim kavramlarının bilinmemesi en büyük sebepti eskiden insanlar bilgiyi dogrudan kendileri edinirdi genelde bu sebeple dünya eger hareket etseydi üzerinde yaşayan herkes ya düşer ya uçar yada bir şeye çarpardı madem her şey yolunda o halde bir eylemsizlik hali olmalı dünyada denildi ve 2000 yıl boyunca insanlar bu kavramları diger gezegenlere uygulamaya çalıştı.

Günümüzde egitim sistemi temelli gelişen soyo-kültürel yapı aslında bilim anlayışımızı da degiştiriyor bugünlerde ilkokul düzeyinde bir çocuk kopernigin yıllarca ugraşarak buldugu güneş merkezli evren sistemini mevsimleri işlerken ögreniyor. Ancak gerçekten onun kadar bunu bilinçlimi yapıyor derseniz orasının bilemem.

Kütleçekimi şu örnekle anlatabiliriz mesela.

Çok basit bir gözlem yapın mesela elinizi tozlu yada kırıntıların olduğu bir yere sürtün ve elinizde hala o tozların durdugunu görürsünüz yere doğru baksa da onlar düşmez neden biliyor musunuz çünkü o küçük zerrelere göre sizin kütleçekiminiz o kadar büyüktür ki siz istemeden onlar ayrılamaz. Aynı şekilde biz dünyadan neden ayrılamıyoruz dünyaya göre toz kadarız. Dünya neden güneşin çevresinden ayrılamıyor çünkü karşısında milyon katı büyüklüğünde bir yıldız var. 

---------bir nevi cevap-----------

Esas olarak Astronomi ögrenmek birazda tanrının aklını okumaktır. Aristo'nun metafiziğine göre evrende var olan şeylerin temeli kaynagı töz olan bir akıldan meydana gelmiştir. Akıllar akılları inşa etmiştir şeklinde gelişiyor. Hiç düşündünüz mü gerçekten evren hiç yaratılmamış olsaydı ve tamamen sizin aklınıza göre şekillenseydi ne olurdu diye ? 

Bence bu soru şirk yada başka birşey degil çünkü ögrenilen her yeni bilgi eskinin dogmatizmine vurulmuş bir baltadır. İnsan kendi duvarlarını yıkarak özgürleşir. Gerçekten tam özgür oldugunu ise bir gece yarısı gökyüzüne baktığında anlar.

Madem bilgi başkalarının aklından çıkan deney ve gözlemle kanıtlanan şeyler o halde bunların yanıltılabilmesi zamanla yerine başkaları gelerek degiştirilmesi o zaman neden gelecek yüzyıllar için mevcut bir evren teorisini koruyup onu geliştirmek yerine kendi evren tasavvurumuzu oluşturmuyoruz.

----------bir nevi dipnot----------

Ugraşların en önemlisi ve en ulvi ve uç sınırda olanı bilimdir diye düşünüyorum. Ancak bilimi hiçbir zaman başkalarının yaptıgı gibi kitaplar dolusu bilginin toplandıgı bir akıl "sözde google" olarak görmedim aksine ona Kuramları, tezleri, fikirleri, deneyleri, gözlemleri oldugu için değer verdim. Hatta ne zaman çok fazla okusam, düşünsem sonunda bilimsel birşeyleri anladıgımı farkettim ve bu beni şaşırttı.

----------bir nevi kaynak-----------

Aşagıdaki kitaplara gelince onların solundakini okudugumda sadece, herşeyden önce güneşin evrenin merkezinde oldugunu kabul etmeliyiz diyordu tabi bunu binlerce kavramla çeşitlendiriyor ancak ikinci günümüz kitaı olan "kopernik devrimi" yukarıda anlattıgım birçok şeye kaynaklık ediyor.



some kind of source

Devamını oku

Egitimsizleştirebildiklerimizdenmişsinizcesine

  Hiç yorum yok
Ekim 08, 2020

 Egitimsizleştirebildiklerimizdenmişsinizcesine



Farkındamısınız okullar kapandı neredeyse 10 aydır okullar kapalı daha yeni yeni açılmaya başladı kimileri kapalıyken egitimin öneminden bahsediyordu kimileride salgının öneminden ben size soruyum bilgimi önemlidir egitimmi ?

Çok uzak degil bundan 15 yıl önce televizyonlara baktıgınızda ne zorluklarla okuyan insanların başarıları dizilere filmlere konu olurdu bugünkü gördügümüz ise okudukdan sonra serselik yapmaya başlayan insanlar.

Uyutuluyoruz ve giderek cahilleştiriliyoruz üstelik kimseninde buna dur dedigi yok

kütüphaneler dershanelere dönüştü okullar arkadaşların buluşma yerlerine böyle bir ortamda nasıl bir egitimden bahsediyoruzki bizi gelecege taşıyacak dünyanın en iyi ülkelerinden biri yapacak.

1960 ile 1990 yılları arasında avrupada uzay çılgınlıgı yaşanırken çocuklara büyüyünce ne olacaksın diye sorduklarında astronot diyen çocuklarımız vardı bugünse kitap açmayı bile istemeyen çocuklarımız var.

En küçük bir küfrün sansürlendigi ülkemizde uyuşturucu alkol zina gibi konuların televizyon kanallarında sorunsuz bir şekilde yayınlanması saglanıyor ben arabistan olalım demiyorum ama en azında gelecek neslimiz için bir düzenleme getirilsin diye düşünüyorum.

Bu ülkede tezgaha çıkan her 10 diziden 8 i 5 bölüm sonra final yapıyor tutması içinse ya silah olacak yada süslü kadınlar olacak öteki türlü sabah magazin haberleri yada akşamları survivor gibi bir program olmakdan kendisini alamıyorlar.

5 yıl önce habertür cnn ntv gibi kanallar haftasonuda olsa bilimsel belgeseller yayınlardı şimdi ise gördügümüz tek şey siyaset tartışmaları acaba sorun yönetimmi yoksa yönetilenlermi ?

Osmanlı devletinin manevi kurucusu şeyh edebali insanı yaşatki devlet yaşasın der

iyide insan yalnızca ekmekle barınakla yaşamaz bilgisiz akılsız yaşarsa esaret altında yaşar.

O halde halk nasıl kendini egitecek

Her evde internet veya bilgisayar var bugün neredeyse ama araştırma ögrenme şuuru yok bence televizyonlar ayda birde olsa merakın hayal gücünün sorgulamanın pekde kötü birşey olmadıgını anlatan bilimsel biyografik programlar yapıp yayınlasa pekde kötü olmaz.

Devamını oku

Kültür inşa etmek

  Hiç yorum yok
Eylül 04, 2020

Osmanlı medeniyeti - tg mobile

yaşadıgımız çagda her ulusun her devletin hatta her bireyin bir yetişme tarzı vardır, gelenek ve görenekler yani annanelerimizden aldıklarımızın hepsine kültür adını veriyoruz.

ancak kültür sözlü yada davranışla gelilşmesinin yanında yazılı hali de vardır aslında yazılı hali daha önemlidir çünkü antik metinlerin kalıcılıgı insanların ömür sürelerinden daha uzundur.

bugün dünyanın gelişmemiş ülkelerine bakarsanız göreceginiz şey o insanları ilkel ihtiyaçlarını entellektüel ihtiyaçların önüne koymuş olarak görürsünüz orada yaşayan insanlara kitapmı almak istersin yoksa ekmekmi diye sordugunuzda dogal olarak karnım açsa jkitap benim ne işe yarayacak der işte bu tam bir hayvani içgüdünün normal dışa yansımasıdır.

Gelişmemiş her toplumda olan diger bir durumsa birçok bakımdan insanların kısıtlı olmalarıdır yani kelime dagarcıklarından tutunda düşünce yapılarına yaşam tarzlarına ve sosyal etkileşimlerine kadar sınırlıdırlar onların bu yoksunluk hali içler acısı bir durum ortaya çıkartır. Hergün 25 bin insan açlıktan ölüyor bunun bu sayının %22 sini çocuklar alıyor bu durum bize tek birşeyi gösteriyor "gelişmiş teknolojimizin bize dogaya karşı bir güç kazandırdıgı ama medeniyet kazandırmadıgı"  en önemli sorunsa dünyada en basit sebeplerce saniyeler içerisinde ölen insanların bunun nedenlşerini sorgulamama ihtiyacı hissetmemeleridir.

Bir kültür inşa etmek için insanların kendilerini medenileştirmesi gerekir halbuki medeniyet toplumdan beslenen toplum içerisinde gelişen bir durumdur ırkçılıktan yada ulusal devlet statüsünden bahsetmiyorum çünkü kabul edersinizki iki insanın bir araya geldiginde ikisinin birbirinden nekadar farklı oldugunu gözlemleyebilirsiniz ancak bu farklılık bir çatışmaya dönüştügünde ortaya savaş gibi küresel "ilkellikler" çıkmıştır.   Modern bir toplumda bu gibi farklılıklar işbölümü gibi kriterlerle çeşitlendirilerek gelişim saglanır, yani medeniyet inşa etmek isteyen, etmiş yada edecek olan her toplum insanı geliştirmek ister yani insana insan olmanın en üst mertebelerinin nereler oldugunu ögretir bunu ise egitim yoluyla yapar.

"Bir insana ekmek verirseniz bir ögününü atlatmasını saglarsını bir insana bir kitap verirseniz bir ömrünü atlatmasını saglarsınız"

Burada anlatılmak istenen şudur insanı insan yapan yani dogal seleksyon ve evrimsel biyoloji sonucunda geçirdigi aşamalarda onu diger canlılardan ayıran tek özelligi aklıdır öyleki aklı ile düşünür, bilir, irade sahibi, özgür ve inançlı bir kişi olur.

Kişi kendisini oluşturduktan sonra toplumu oluşturan bir parça olur eger kişi aklını kullanma yeterliligini gösterememişse topluma bagımlıdır o toplum için fedakarlık yapar toplumda onun için. Tarih sahnesinde Diktatörlere, Kaşiflere, İlim insanlarına, Peygamberlere bakarsanız bir "insanın" ne kadar etkili olabilecegini görürsünüz.

Bugün insanlıgımızın kazandıgı büyük gelişme teknolojiden bilime globalleşmeye kadar her alanda ortak hareket etmenin bir sonucudur birileri öncülük yapar tek başına bir yol çizer o yolun kaldırımlarını asfaltını duvarlarını agaçlarını etrafındaki evleri "biz" yaparız.

Devamını oku

Okunmaya deger bazı kitaplar

  Hiç yorum yok
Ağustos 22, 2020

Uzun bir liste ama sonuna kadar okursanız arada bilmediginiz kitapları, bildiginiz ama henüz keşfetmediginiz kitapları bulursunuz.



1. Odysseia (Homeros, Mö 8. Yy)

2. Tom Amca'nın Kulübesi (Harriet Beecher Stowe, 1852)

3. Frankenstein (Mary Shelley, 1818)

4. 1984 (George Orwell, 1949)

5. Things Fall Apart (Chinua Achebe, 1958)

6. Binbir Gece Masalları (çeşitli Yazarlar, 8-18. Yy)

7. Don Kişot (Miguel De Cervantes, 1605-1615)

8. Hamlet (William Shakespeare, 1603)

9. Yüzyıllık Yalnızlık (Gabriel García Márquez, 1967)

10. Ilyada (Homeros, Mö 8. Yüzyıl)

11. Sevgili (Toni Morrison, 1987)

12. Ilahi Komedya (Dante Alighieri, 1308-1320)

13. Romeo Ve Juliet (William Shakespeare, 1597)

14. Gılgamış Destanı (Yazarı Bilinmiyor, Mö 22.-10'uncu Yüzyıllar)

15. Harry Potter Serisi (Jk Rowling, 1997-2007)

16. Elçinin Masalı (Margaret Atwood, 1985)

17. Ulysses (James Joyce, 1922)

18. Hayvan Çiftliği (George Orwell, 1945)

19. Jane Eyre (Charlotte Brontë, 1847)

20. Madam Bovary (Gustave Flaubert, 1856)

21. Üç Krallığın Hikayesi (Luo Guanzhong, 1321-1323)

22. Batıya Yolculuk (Wu Cheng'en,1592)

23. Suç Ve Ceza (Fyodor Dostoyevksy, 1866)

24. Gurur Ve Önyargı (Jane Austen, 1813)

25. Su Kenarı (Shi Nai'an, 1589)

26. Savaş Ve Barış (Leo Tolstoy, 1865-1867)

27. Bülbülü Öldürmek (Harper Lee, 1960)

28. Geniş, Geniş Bir Deniz (Jean Rhys, 1966)

29. Ezop Masalları (Aesop, Mö 620-560)

30. Candide (Voltaire, 1759)

31. Medea (Euripides, Mö 431)

32. Mahabharata (Vyasa, Mö 4. Yy)

33. Kral Lear (William Shakespeare, 1608)

34. Genji'nin Hikayesi (Murasaki Shikibu, 1021'den Önce )

35. Genç Werther'in Acıları (Johann Wolfgang Von Goethe, 1774)

36. Dava (Franz Kafka, 1925)

37. Kayıp Zamanın Izinde (Marcel Proust, 1913-1927)

38. Uğultulu Tepeler (Emily Brontë, 1847)

39. Görülmeyen Adam (Ralph Ellison, 1952)

40. Moby-dick (Herman Melville, 1851)

41. Their Eyes Were Watching God (Zora Neale Hurston, 1937)

42. Deniz Feneri (Virginia Woolf, 1927)

43. Ah Q'nun Gerçek Hikayesi (Lu Xun, 1921-1922)

44. Alice Harikalar Diyarında (Lewis Carroll, 1865)

45. Anna Karenina (Leo Tolstoy, 1873-1877)

46. Karanlığın Yüreği (Joseph Conrad, 1899)

47. Monkey Grip (Helen Garner, 1977)

48. Mrs. Dalloway (Virginia Woolf, 1925)

49. Kral Oidipus (Sophocles, Mö 429)

50. Dönüşüm (Franz Kafka, 1915)

51. The Oresteia (Aeschylus, Mö 5. Yy )

52. Cinderella (Yazarı Ve Tarihi Bilinmiyor)

53. Howl (Allen Ginsberg, 1956)

54. Sefiller (Victor Hugo, 1862)

55. Middlemarch (George Eliot, 1871-1872)

56. Pedro Páramo (Juan Rulfo, 1955)

57. The Butterfly Lovers (Halk Hikayesi, Çeşitli Versiyonlar)

58. Canterbury Masalları (Geoffrey Chaucer, 1387)

59. The Panchatantra (Mö 300 Dolaylarında Vişnu Sharma'ya Atfedildi. )

60. The Posthumous Memoirs Of Bras Cubas (Joaquim Maria Machado De Assis, 1881)

61. The Prime Of Miss Jean Brodie (Muriel Spark, 1961)

62. The Ragged-trousered Philanthropists (Robert Tressell, 1914)

63. Song Of Lawino (Okot P'bitek, 1966)

64. Altın Defter (Doris Lessing, 1962)

65. Geceyarısı Çocukları (Salman Rushdie, 1981)

66. Nervous Conditions (Tsitsi Dangarembga, 1988)

67. Küçük Prens (Antoine De Saint-exupéry, 1943)

68. Usta Ile Margarita (Mikhail Bulgakov, 1967)

69. Ramayana (Mö 11. Yy, Valmiki'ye Atfedilir)

70. Antigone (Sophocles, Mö 441)

71. Dracula (Bram Stoker, 1897)

72. Karanlığın Sol Eli (Ursula K Le Guin, 1969)

73. Yeni Yıl Şarkısı (Charles Dickens, 1843)

74. América (Raúl Otero Reiche, 1980)

75. Kanun Önünde (Franz Kafka, 1915)

76. Cebelavi Sokağı'nın Çocukları (Naguib Mahfouz, 1967)

77. Il Canzoniere (Petrarch, 1374)

78. Kebra Nagast (çeşitli Yazarlar, 1322)

79. Küçük Kadınlar (Louisa May Alcott, 1868-1869)

80. Dönüşümler (Ovid, Ms 8)

81. Omeros (Derek Walcott, 1990)

82. Ivan Denisoviç'in Yaşamında Bir Gün (Aleksandr Solzhenitsyn,

83. Orlando (Virginia Woolf, 1928)

84. Rainbow Serpent (Aborjin Hikaye Döngüsü, Tarihi Bilinmiyor)

85. Hayallerin Peşinde (Richard Yates, 1961)

86. Robinson Crusoe (Daniel Defoe, 1719)

87. Kendi Şarkım (Walt Whitman, 1855)

88. Huckleberry Finn'in Maceraları (Mark Twain, 1884)

89. Tom Sawyer'in Maceraları (Mark Twain, 1876)

90. The Aleph (Jorge Luis Borges, 1945)

91. Çiftçinin Ağıtları (M.ö. 2000 Dolaylarında Eski Mısır Halk Hikayesi)

92. Kral Çıplak (Hans Christian Andersen, 1837)

93. The Jungle (Upton Sinclair, 1906)

94. The Khamriyyat (Ebu Nuwas, 8. Yüzyılın Sonu- 9. Yüzyıl)

95. The Radetzky March (Joseph Roth, 1932)

96. Kuzgun (Edgar Allan Poe, 1845)

97. Şeytan Ayetleri (Salman Rushdie, 1988)

98. Gizli Tarih (Donna Tartt, 1992)

99. The Snowy Day (Ezra Jack Keats, 1962)

100. Toba Tek Singh (Saadat Hasan Manto, 1955)

❤ 9

Devamını oku

  Hiç yorum yok
Ağustos 26, 2018

Bİ FİKRİM VAR !

Düşüncelerimizin önüne sınırlar çizmiş hayatlar yaşıyoruz acaba gerçekden hayat hayallerden mi ibaret ?

fikir ile ilgili görsel sonucu

Biz insan olarak aklımızı kullanabildigimiz sürece gelişiz ve geliştiririz
günümüzden binlerce yıl önceinsanlar zorunluluk sonucu işin kolayına kaçarak aklını  kullanmıs yerleşık hayata gecmiş karnını doyurmak için tarım ve üretim yapdı daha sonraları devletleşmme surecıyle millet olgusu oluşturduk milletler rekabet sonucu savaşlar yapdı  savaşlaarın sonucu yenı kıtalaar yeni teknolojıler  geliştirildi ve gunumuzdeki teknolojının temellerı bundan en geç 200 yıl önce temelerri atılmış oldu.

Yukarıda anlattıklarımdan çıkarılacak sonuç şudur
- Biz insanlar bazı şeyleri bulmamız yani bir fikir geliştirmemiz bazı zorunluluklar sonucu oluşmuştur

peki biz bu zorunluluklar olmadan fikir geliştirsek düşünün neler olurdu

Çocuklugumuzdan örnek verelim hepimize ögretmenlerımız sorardı degilmi, büyuyunce ne olacaksın
birçogomuzda benzer cevaplar verırdık

-doktor
-hemşire
-avukat hakım
-ögretmen
-ve benzeri..

Ama kaç cocuk diyor ben buyucunce astronot olacagım ben yazar olacagım yada profesor olacagım diyen çocuklar nadırdır sanırım işte bu yaşlarda başlıyor fikirlerimizin gerçekleşmesi
hayal  gucunu kullanan dahı cocuklar 1000 de bır belkı cıkıyor


Genelde bırkac zekı ınsanlar ortaya bir fıkır atar bunu gerceklestırecek cevresı ve ortamı yokdur ve bırılerınden yardım ıster yardım ıstedıgı kısılerde denemeden ya eleştırır yada yererler fikirini.

Çünkü gunumuz toplumu oyle bır duruma gıdıyor kı inşa neslinden çok ifşa neslıne dogru gidiyoruz

Çogumuzun bir fikri var bu fikrimiz bize vve insanlıga ne katacak şunu da unutmayalımki insanlıga kazandırdıklarımızdır bizi ölümsüz kılıp yarınlara ulaştıracak


Devamını oku